Osmanlı devleti'nin başkenti henüz bursa iken devlet yeni bir karar almış ve burada karılar pazarı kurulmuştur. Daha sonra bu, tüm Osmanlı mülkünde gelenek hâlini alacaktır. Meselâ benim bildiğim Giresun'da hâlâ daha meşhur bir karılar pazarı vardır. Tabii şimdiki ismi kadınlar pazarı!
Bu pazarların kurulmasının başlıca sebebi ise bu toprakları türkleştirme politikasıdır. Nasıl mı? Orhan Gazi, buraya Türkmen aileleri yerleştirmiş ve ticaretle uğraşan türk kadınlarının da pazar kurmasını istemiştir. Böylece hâtun ahâlîsi geleneksel türk yiyecekleri ve dahi kılık kıyafetleri ile tanışma fırsatı bulmuştur. İşte daha sonra İstanbul' da da çokça örneği görülecek bu kadınlar pazarı, modanın adresi olmuştur.
Osmanlı imparatorluğu'nda asırlar boyunca kadınlar için modanın en meşhur takip merkezi ise Kocamustafapaşa' da kurulan avrat pazarı olmuştur. Buraya erkeklerin girmesi yasak olup giyimden el örgüsüne, yiyecekten içeceğe her türlü yenilik sergilenmektedir. Avrupa'daki ve dahi başka topraklardaki yenilikler burada osmanlı hâtunlarına tanıtılmaktadır.
Hürrem Sultan tarafından yapılan vakfıyede de haftada bir kez moda konulu hâtun toplantıları yapılmıştır. Özellikle avrupalı tüccar kadınlar, o güne dek sadece haremdeki kadınların görebildikleri yenilikleri bu kadınlara da sergilemiş, satımını yapmışlardır.
19. yüzyıl sonları ile birlikte ise modayı takip etmek daha kolay ve daha modern bir hâl almıştır hâtunlar için. Filip efendi'nin 1867'de çıkardığı terakkî gazetesi'nde kadınlar için özel sayfalar ayrılmasıyla yeni bir hareket başlamıştır. Muhedderât, âyine, âile, mürüvvet, parça bohçası gibi yayınlar kadınlar için bakılmaktadır. Bu gazete ve dergilerde avrupa'da ortaya çıkan yeni moda akımlarından, yeni dikiş nakış desenlerinden tutun da kadınsal birçok mevzudan bahsedilmektedir.
Bunların içinde en uzun soluklu olanı ise hanımlara mahsus gazete adıyla yayımlanan kadın dergisidir. Derginin sahibi mehmet tahir efendi'dir. Dergi, gelirlerinin yüzde beşini gelinlik çağına gelmiş kimsesiz kızlara çeyiz parası olarak vereceğini açıklamıştır.
1895 - 1908 yılları arasında kesintisiz şekilde yayım hayatına devam eden dergi, 624. ve son sayısını çıkararak veda eder. Halide Edip, Ahmet Mithat, Ahmed Rasim gibi isimler de bu dergide yazmışlardır. Lâkin geneli imzasız yazılardır çünkü çoğu kadın, ismini vermekten çekinir. Sağlık, din, evlilik, çocuk bakımı, moda, giyim kuşam vb. bir sürü konuda yazılar çıkar dergide.
Bir de bu dergi, kısm-ı musavver adlı bir ek de yayımlar. burada da resimli dantel, oya örnekleri vardır. "çocuklara mahsus resimli hikâye" kısmı da var ayrıca. 2. Abdülhamid tarafından da fazlasıyla destek görmüştür dergi maddî - manevî.